1 Aralık 2011 Perşembe

ORTAÇAĞ FELSEFESİ I ÜNİTE 2


ANSELMUS VE ABELARDUS

ANSELMUS:

·         Platoncu görüşü benimsiyordu.

·         İnsani bilginin kaynaklarının akıl ve iman olduğunu düşünmekteydi.iman bütün bir insan araştırmasının başlangıcı olmalıdır diyordu.

·         Proslogion adlı eserinde tanrı kanıtlamasını sergilemiştir.ve orta çağa damgasını vuran sözünü söylemiştir.bu söz ‘’ Anlayayım diye inanıyorum ‘’ olmuştur.Bu eserdeki tanrı kanıtlamasının dayandığı önermede tanrı kendisinden daha büyüğü düşünülemeyecek olan şeydir.

·         Doğal ilahiyatı benimsemiştir. ilahiyatla felsefe arasındaki farkı biliyordu.doğal ilahiyat: vahiy yarımıyla çok akıl yürütmedeki doğal süreçler aracılığıyla kavranabilecek bir tanrı anlayışını dile getirmekteydi.

·         Bir den fazla tanrı kanıtlaması vardır.bunlardan bazıları şöyledir.

1-      Bütün iyi şeyler tek bir iyi şeyden dolayımı iyidirler.yoksa her birindeki iyilik kendine özgü bir özellikmi içermektedir.

2-      Ona göre herşey var oluşunu bizzat kendisi aracılığıyla gerçekleştiren bir varlıktan almaktadır.

·         Anselmusun tanrı kanıtlamasına Ontolojik Tanrı kanıtlaması denir.çünkü aşırı gerçekçi bir yaklaşımı vardır.

·         Monologion adlı eserinde : tanrının varoluşunu kanıtlamak için daha basit bir yol varmı diye çabalayıp bulmuştur.

·         Proslogion adlı eserinde okuyucuyu yönlendirir.tanrı kanıtlamasını inşa ediceği yolu belirler.

·         Anselmus tanrı kanıtlamasında augustinusu takip etmiştir.Augustinus tanrıyı tarif ederken kendisinden daha iyi si düşünülemeyecek olan demiştir.

·         Tanrı hem akılda hem gerçeklikte vardır demiştir.

·         Kanıtlama akılda başlar ilahi aydınlanmanın yardımıyla devam etmektedir.

·         Gaunilon Anselmusa karşı çıkmıştır.gerçekliğe ulaşamayız ve aptal namına adlı eserinde bunu bir aptal söyleyebilir .ama tanrıyı algılayabildiğinden daha fazla algılayamaz demiştir.

·         Anselmus buna savunma yapmıştır.Tanrı olmaması düşünülemeyecek olandır demiştir.gerçeklikte bununla zorunlu olarak biçimlenir demiştir.

·         Anselmus tümeller tartışması çerçevesinde gerçekçi bir filozoftur.

·         Tümeller tartışması : 11 ve 12 yy da doruk noktasını bulmuş bir problemler yumağıdır.problemin asıl kaynağı porphyrios un isogoge isimli eseridir.burda tümel olarak anılan ve Aristotalesin ikincil töz adını verdiği tür ve cinslerin durumunu sorgular.tümel varmıdır,varsa nerdedir,maddimidir gibi soruları yorumlamıştır.Tümeller tartışmasına en etkili yorumu Boethius getirmiştir.sonrada Porphyrios getirmiştir.filozoflar bu sorulara verdikleri cevaplarlada 2 ye ayrılmışlardır .bunlar adcılar ve gerçekçilerdir.

·         Anselmusun ahlak anlayışı: Augustinus gibi hakikatın bir başı ve sonu yoktur der.hakikat tanrıyla özdeştir.Hakikat sadece tanrı tarafından bilinir.Doğruluk irade,düşünce,eylem ve şeylerde söz konusudur.Doğruluk duyunun nesenesi olmadığı için sadece akıl tarafından algılanır.

·         De veritate adlı eserinde hakikat,doğruluk,adalet değiş tokuş edilen kavramlardır der.Adalet iradenin doğruluğuyla ilgilidir.irade düzgünse doğruluk bulunur.

·         İradenin 3 anlamı vardır:

1-       İsteme gücü ve yetisidir.

2-      İsteme gücünün eğilimi veya etkilenimidir.

3-      İsteme eylemidir.

·         İrade her zaman doğruyu tercih etmemiz için kullanılan bir güçtür.bazan yanlış tercih yaparız bu irade özgür demek değişdir.irade doğruluğun kendisi için doğruluğu devam etme gücüdür.o yüzden bencil olup isteniyor diye yanlışa gidilmemelidir.

·         Anselmusa Skolastisizmin babası denir.En yoğun tartışmalarda bile düzgün düşünmenin önemini yansıtır.ciddiyet içindedir.Augustinustan devraldığı anlayışla tanrı kanıtlamasını devam ettirmiştir.

·         Anselmusta hakikat ile önerme arasındaki ilgi:hakikat önermelerdeki doğruluk temelinde anlaşılabilir bir şeydir.



ABELARDUS:

·         Mantık(diyalektik) alanında çok başarılıydı.şovalye karakteri vardı.

·         Eşi Heloiseye yazdığı mektuplar ve kendi hayat hikayesi olan Historia calamitatum mearum(Benim felaketimin tarihi) isimli eseri felsefe tarihinde görülen ender otobiyografilerdendir.

·         Abelardusun eserleri 3 grupta dır. İlk grupta çeşitli eserler hakkında yorumlar vardır.2.ci grupta mantık araştırmaları vardır.3.cü gruptada bizzat kendi düşüncelerini içeren Dialectica vardır.

·         Abelardus ve tümelelr tartışması : Abelardusun öğretmeni olan Roscelinus adcılların öncüsüydü.o tümellerin gerçekte var olmadıklarını ancak onların söze dökülmüş kelimeler olduklarını düşünmekteydi.tümeller basit sözlerden ibaretti.yani bir insanın bir şey dile getirirken ağzından çıkıp havada uçuşan şeylerdi.(flatus vocis)

·         Abelardus herşeyin tikel olduğunu düşünüyordu.tümellerde sesten ibaretti.tümeller ses değil fakat birer im olarak işlevi olan adlardı.her nesnenin bir adı vardı ve değiştirilemezdi.Ad hakkında düşünülen bir gerçekliğin ifadesidir.

·         Abelardusa göre doğada ikili bir ayrımdan söz edilir.bunlar anlama gücü ve duyulardır.duyular bedeni kullanır fizik nesnelerdir.Akıl ise soyutlama gücünü yerine getirir.bedene gereksinim duymaz.

·         Abalerdusa göre Aklın oluşturduğu 2 tip davranış vardır der.birisi bulanık ve geneldir insan gibi.diğeri bir tikeli işaret eder isim gibidir.sokrates mesela.

·         Abelardus genel kavramların soyutlama aracılığıylainşa edildiklerini söyler.soyutlama bir şeyin bir özelliğini görüp diğerlerini görmemesi demektir.mesela kırmızı elma= yuvarlak tatlı sulu kırmızı.ama sadece aklımızda kırmızı geçerse diğer özelliklerini soyutlamış oluruz.

·         Abelardusun kendi tümel öğretisi:porphyrosun sorularını cevaplıyarak şu şekilde özetler:

1-      Cinsler ve türler varmıdır..abelardusa göre tümeller kavramlar olarak sadece zihnimizde vardır.gerçek şeyleri imlerler.

2-      Tümeller cisimsel midir yoksa cisimsiz midir. Tümeller sözcükler olarak kaldıkları sürece cisimsel ve duyulunabilirler.ancak birbirine benzeyen pek çok bireyseli imleme yetenekleri yüzünden cisimsizdirler.

3-      Tümeller duyulunabilir şeylerdemi yoksa onların dışındamı vardır.tümeller duyulunabilir şeylerin formlarını imledikleri sürece şeylerin içinde var olurlar.ancal somut kavramları imlediklerinde tıpku ilahi akıldakiler gibi duyulunabilir dünyanın ötesinde yer alırlar.Aristotales ve platon haklıydı bu durumda. Aristoteles haklıydı çünkü tümellerin duyulanabilir şeylerde bulunduğunu iddia etmişti.platon haklıydı çünkü tümellerin duyulanabilen dünyadan bağımsız bir şekilde var olduğunu söylemiştir.

4-      4.cü soruyuda bizzat kendisi sormuştur.eüer bir tümel tarafından imlenen bireysellerin tümü ortadan kalktıysa tümel anlamını devam ettirirmi.mesela gül yoktur desek gül yok olurmu .olmaz yoktur demek bile onu konuşturur.

·         Abelardusun ahlak anlayışı: bireyi ön plana çıkartan,daha çok adcı diyebileceğimiz bir çizgide yer almaktadır.bireyin sorumluluğunu ön plana çıkartan ,suç ve günahı bireyin kendi sorunu yapan bir ahlak anlayışını benimsemiştir.Ortaçağın ahlak anlayışını biçimlendirmiş ona yön vermiştir.

·         Abelardus hiçbir zaman dine ve dinin temel olgusu olan inanca indirgenemez.Akla değer verişi,bir antik çağ düşünürü kadar akla dayanışı,insanın ancak akıl varlığı olmasıyla ahlak fenomeninin var olacağını öne sürmesi,diyalektiğe verdiği büyük önem bunu bize açıkça göstermektedir.

·         En başta günah kavramını ele almıştır.günahın bireysel yönüne dikakt çekmiştir.Günah:bilerek ve istiyerek tanrının kendisine ve onun emirlerine karşı helmektir.

·         Abelardusa göre eylemlerimizden önce en önemlisi içimizdeki niyettir.niyet eylemden önemlidir.günah kötü niyetlerden sonra ortaya çıkar.niyetimizin iyimi kötümü olduğu tanrının buyruklarında yazar.

·         Abelardusun ahlak öğretisi öznel ahlaktır.bireysel niyet vardır temelinde.

·         Abelardusa göre insan tanrının iradesi hakkında herhangi bir bilgiye sahip değilse ve eylemleride imanın emrettiklerine uygun değilse o zaman bu insanın günah işlemekte olduğunu söyleyemeyiz.

·         Abelardusa göre tümel sözcüklerin akılda meydana getirdikleri zihinsel imgelerin en genel özellikleri : karmaşık ve genel kavrayışlar olmalarıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumda bulunarak konuyu zenginleştirebilirsiniz.